
Nazan Parlak
Klinik Psikolog & Psikoterapist
BONZAİ BAĞIMLILIĞI
Genel anlamda madde bağımlılığı, zarar verici sonuçlar doğurmasına karşın, zorlantılı bir şekilde madde arama ve kullanma ile tanımlanan ve tekrarlayıcı bir beyin hastalığıdır. Hem beyni hem de davranışları etkileyen bu hastalığın tedavi edilebilir olduğunu unutmamak gerekir. Gelişmesi ve ilerlemesinde birçok biyolojik ve çevresel etmenler rol oynamaktadır. Ancak bağımlılık bir sürecin sonunda gelişen bir olgudur. Önce denemek amaçlı kullanım, daha sonra sosyal kullanım ve bu aşamadan sonra kötüye kullanım ve bağımlılık ortaya çıkmaktadır.
Başka bir anlamda bağımlılığı, maddeyi bir kez kullanmaya başlayınca duramamak olarak tanımlayabiliriz. Bağımlılık tedavisinde cerrahi müdahale yoktur. Sürekli bırakma isteği ve başarısız bırakma girişimleri olur, tekrarlama olasılığı en yüksek psikiyatrik hastalıklardan biridir. Temin etmek, kullanmak ve etkilerinden kurtulmak için fazla vakit harcama kişinin ana yaşamı haline gelir, bütün gününü neredeyse o maddeyi nasıl temin edeceğini, hangi yollardan ve kimlerle kullanacağını düşünerek geçirir. Bir süre sonra bağımlı kişiler sadece bağımlı arkadaşlarıyla vakit geçirmeye başlarlar. Hatta zamanlarının çoğu torbacılarıyla olan ilişkileridir. Kendilerini toplumdan izole ederler.
Kişi neden aldığı madde miktarını arttırır? Beynimizin ve vücudumuzun sisteminde, kullanılan maddeye karşı bir tolerans gelişir. Bir süre sonra kullandığı madde miktarı artık yetmeyecektir. Ya madde miktarını arttıracak, ya maddeyi değiştirecek ya da maddeyi kullanım yolunu değiştirmek zorunda kalacaktır.
BAĞIMLILARDA GÖRÜLEN GENEL DAVRANIŞLAR NELERDİR?
-Bağımlı olduklarını kabul etmezler.
-Sıklıkla istedikleri zaman bırakabileceklerini söylerler
-Bağımlı oldukları maddeyi bırakıp başkasına geçerler
-Hep başkalarını suçlarlar (genelde de ailelerini beynin oyunları)
-Bahane uydurma konusunda ustadırlar
-Eski ve özellikle madde kullanan arkadaşlarıyla görüşürler( alt kültür)
BONZAİ KULLANIMI
Son yıllarda oldukça yaygınlaşan bonzai, lanse edildiği gibi bitkisel değil, sentetik bir ot olup ciddi psikolojik zararları olan bir uyuşturucu türüdür. Kullanımının yaygınlaşmasının en önemli nedenlerinden biri, yakın zamana kadar farklı adlarla internetten bile sipariş verilebilir olmasıdır.
Bu uyuşturucunun üretilmesindeki amaç yasal yollardan ülkelere ihraç etmektedir. 2004 yılında Avrupa’da boy gösteren Bonzai, uyuşturucu etkilerinden ötürü bir çok ülkede yasaklandı. Marijuna’nın içinde bulunan THC maddesine ek olarak JWH-018, JWH-073, CP-47,497, JWH-200, ve cannabicyclohexanol kimyasallarını barındırmasından ötürü Amerika’da da uyuşturucu kategorisine alındı. Özellikle JWH-018 adlı kimyasalın metabolizmaya etkisi ve zehirlilik derecesi bilinmediği için Bonzai içmenin ölümle sonuçlanabileceği gerçeğini unutmamak gereklidir. 100’ün üzerinde farklı çeşidi olan bu uyuşturucunun bilinen tüm maddelerden çok daha zararlı olduğu bildirilmektedir.
En önemli semptomları; saldırganlık,yoğun hezeyan, halüsünasyon,bulantı, kusma, uykusuzluk, depresyon, gerginlik, ölüm korkusu ve konsantrasyon güçlüğü. Tansiyonu yükseltmekte, nabız 150 ‘lere kadar çıkabilmektedir. Ölüm nedenlerinden çoğu da kalp krizidir. En önemli semptomlardan olan iç huzursuzluğu, kullanımdan aylar sonra bile ortaya çıkabilmektedir. Kafa karışıklığı ve dikkat dağınıklığı diğer davranış biçimlerindendir.
Bu uyuşturucu öylesi algı bozukluğuna neden olmaktadır ki, yıllardır beraber madde kullanımında bulunan yakın arkadaşlar arasında ciddi kavgalar ve ölümler ortaya çıkmaktadır. Kişinin gerçeklikle bağlantısını koparan, daha önce hiçbir uyuşturucuda görülmeyen yan etkileri doğuran maddedir.
Bu denli yaygın olmasının nedenlerinin başında aşağıdaki maddeler sayılabilir:
-Kolay temin etme ( internetten bile)
-Bitkiseldir, zararsızdır diye bir imaj oluşturulması
-Kokusuz olması ( sosyal ortamda rahatlıkla içiliyor bu yüzden)
-Yasaklı maddeler listesine geç alınması( 2004)
TEDAVİ AŞAMALARI
-Zehirlenme
-Detoks ( 1-2 hafta temizlenme) başlı başına tedavi değildir
-Sürdürüm/ idame tedavi
-Terapi/ danışmanlık( gerekirse ömür boyu)
1 yıl madde kullanılmazsa beyin yavaş yavaş kendini toparlayabiliyor. Tedavi süresinde bireye keyif alacağı aktiviteler yaptırılmalı. Aile bağlarının güçlü olması, madde kullanımında en önemli iyileştirici unsurlardan biridir.
Anne babalar, sorgulayıcı ve suçlayıcı davranmak yerine, çocukla olabildiğince duygusal yakınlık kurmaya çalışmalı arkadaş çevresinden kopmaları için gerekirse bulunulan yerden farklı bir yere geçilmelidir. Madde bağımlılığında, tedavi süreci ilk başlardaki sıklıkta olmasa da çok uzun süre devam etmelidir.
Nazan Parlak
Uzman Klinik Psikolog & Psikoterapist